Organ bağışında bulunmak

Kevser Karataş: “Bazı kimseler insanın hastalanmasının ve bu sebeple ölmesinin Allah’ın (cc) bileceği bir iş olması sebebiyle organ bağışında bulunarak bu kadere karşı çıkıldığına dair bilgiler yaymaktadır. Ben ise Allah’ın (cc) başkasının derdine çare olabilecekken seyredip beklemeye razı olacağına inanmıyorum. Allah rızası için öldükten sonra alınması üzere organ bağışında bulundum. Dinde yeri nedir? Günah olduğu söyleniyor. Ben ise aksine Allah rızasını gözeterek bağışta bulundum. Hatta tüm ailemi de buna teşvik ettim. Gönlüm rahat değil eğer günahsa ailemin de günahına girdim. Bana detaylı bir bilgi verebilir misiniz?”

İslâmiyet’te tevekkül elimizden geleni yaptıktan sonra Allah’a güvenmek, dayanmak ve sığınmaktır. Elimizden geleni yapmayarak Allah’a teslim olduğunu söylemek, ya da atmamız gereken meşrû adımı atarsak kadere karşı çıkmış olacağımızı zannetmek teslimiyet değil; tembelliktir, bilgisizliktir, işten kaçmaktır ve aslında Allah’ın verdiği imkânların kadrini bilmemektir, şükürsüzlüktür.

Allah rızası için öldükten sonra alınmak kaydıyla, güvenilir bir tıp kurumuna organ bağışında bulunmanın veya bunu teşvik etmenin dinen hiçbir sakıncası yoktur. Siz yapılması gerekeni, bir Müslüman’a yakışanı, imanın güzelliğinin gerektirdiği şeyi yapmışsınız. Organ bağışının, güvenilir bir kuruma yapılması ve öldükten sonra alınması şartıyla, günah olduğunu söylemeye imkân yoktur. Ancak organ mafyası gibi bir çete alır ve organı alıp satmaya kalkarsa, yani kişi buna âlet olursa, bu günah olur. Bunun dışında güvenilir bir kuruma yapılan bağış sadakadır. Günah değil, sevaptır.

OKU:   Günah ve tövbe

Benzer konuda makaleler:

image_pdfimage_print

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir