Dilin peltekliği namaza engel değildir

Eyüp Bey: “1- Dili peltekleşen birisi namazda kıraati nasıl yapar? Eksik okuma ile namazı sahih olur mu? Olmadı diye vesvese konusu yapılır mı? 2- Nafile orucu bilerek veya bilmeyerek bozmanın bedeli nedir? Bunda kefâret var mıdır?”

 

1- Dilin peltekliği bir özürdür. Özür sahipleri ise, özürleri derecesinde mâzurdurlar, mâsumdurlar.
Bilindiği gibi Peygamberlerden Hazret-i Mûsâ Aleyhisselâm’ın dili de ağdalı idi ve Cenâb-ı Hakka şu duâyı yapmıştı:

“Rabbi’şrahlî sadrî ve yessir lî emrî, va’hlul ukdeten min lisânî, yefkahû kavlî.” (Rabbim, gönlüme genişlik ver. İşimi bana kolaylaştır. Dilimin bağını çöz. Ki sözümü anlasınlar.” 1

Cenâb-ı Hak da Hazret-i Mûsâ Aleyhisselâm’ın duâsına karşılık:

“Ey Mûsâ! İstediğin sana verildi” buyurmuştu.2 Şüphesiz duâları işiten de, hikmeti gereğince kabul eden de Cenâb-ı Hak’tır. Biz duâ etmeye devam edeceğiz. Üstad Saîd Nursî Hazretlerinin ifâde ettiği gibi, duâları kabul etmek ve istediğin aynı şeyi vermek Cenâb-ı Hakkın hikmetine tâbîdir.
Unutmamalı ki, duâ bir ibâdettir. İbâdetin, meyvesi âhirette alınacaktır. Dünyevî maksatlar ise, o nevi duânın ve ibâdetin husûsî vakitleridirler; o maksatlar, duâların hakîkî gâyeleri değildirler. Duâ çok edildiği halde problem çözülmezse, “Duâm kabul olmadı” denilmeyecek; “Duânın vakti bitmedi!” denilecektir. Eğer Cenâb-ı Hak fazl ve keremiyle problemi çözerse, şifâ verirse, dilimizin bağını çözerse baş göz üstüne. O zaman duânın vakti bitmiş olur. Aksi durum ise, duâya devam etmemiz gerektiğine işârettir. 3

OKU:   Abdestte mesh kolaylığı

Diğer yandan, Kur’ân-ı Kerîm birçok âyetinde, teklif-i mâlâ yutak olmadığını îlân eder. 4

Yani İslâm bize gücümüzü aşan bir şeyi yapmamızı teklif etmez; bu konuda bize kolaylık tanır. Yani özür ve mazeret sahibiysek eğer, yapabildiğimiz kadarından sorumluyuz.

Yapabildiğimizi yapmaya çalışalım; yeter. Cenâb-ı Hakkın, eksiklerimizle kabul edeceğinden umudumuzu kesmeyelim. Allah’ın, bizim amelimizden ziyade, kalbimize baktığını unutmayalım.

Dilimiz peltekleşiyor ise; bir yandan duâlarımızı eksik etmeyelim ve Cenâb-ı Mevlâ’mızdan dilimizin düzelmesini isteyelim, bunun için gerekirse ve bir çare varsa doktora gitmeye devam edelim; diğer yandan yapabildiğimiz kadar ibadetlerimizi aksatmayalım. Endişeye ve vesveseye asla yer vermeksizin, yapabildiğimizle amel edelim. Olmadı diye vesvese konusu yapmamıza asla mahal yoktur. Özürden dolayı eksik okuma ile namaz bozulmaz; namaz inşallah sahihtir.

2- Nafile oruç bilerek veya bilmeyerek bozulursa, gününe gün kaza yapılır. Nafile orucun kazası vaciptir. Nafile oruçta kefaret yoktur.

Dipnotlar:
1 – Tâhâ Sûresi, 20/25-28.
2- Tâhâ Sûresi, 20/36.
3- Sözler, s. 286, 287.
4- Bakara Sûresi, 2/233, 286; En’am Sûresi, 6/152; A’râf Sûresi, 7/42; Mü’minûn Sûresi, 23/62; Talâk Sûresi, 65/7.

Benzer konuda makaleler:

OKU:   Kazaya kalmış namazların affı mümkünmü?

image_pdfimage_print

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir