İzmir’den Orhan Alagöz: “Haciz malını satın alıp kullanmak câiz midir? Kul hakkı olur mu?”
İcrâ mevzûâtına göre mallara haciz uygulama işlemi, borçlu için her ne kadar kabul edilir cinsten olmasa da; alacaklının hakkı düşünüldüğünde bir hakkın ödenme biçimi olarak karşımıza çıkar. Kullanılmış ve yıpranmış da olsa, malın değerinde bir fiyatla müşteriye arz edilmiş olması, borçlunun zarar görmemesi açısından önemlidir. Hâkim kararıyla takrîbî değeri üzerinden satıldığı kanaati hâsıl olan böyle haciz mallarını, satılan bedel üzerinden almakta sakınca yoktur.
Fakat gerek mahkeme safhalarında, gerek dâvâcı-dâvâlı veya borçlu-alacak ilişkilerinde hakkın değil, gücün ve kuvvetin hâkim olduğu anlaşılan veya hakkında böyle bir haksızlık yapıldığı endîşesi duyulan haciz mallarından uzak durmak, helâl lokma açısından daha makbûle şâyândır.
Benzer konuda makaleler:
- Kul hakkı üzerine
- Su-i zan hüsn-ü zan dengesi
- Zekât üzeri
- Satıcının mülkiyet hakkı
- Boşanmada doğru adım nedir?
- Kul hakkı sadece maddî midir?
- Alacakların zekâtı
- Evin, arsanın ve ziynet eşyalarının zekâtı
- Ücret ve maaşların zekâtı
- Kul hakkı sadece maddi midir?
- Aylık aldığımız maaşa zekât düşer mi?
- Kul hakkı sadece maddî midir?
- Öğrenci kredilerini alıp kullanmak câiz midir?
- Kefareti zor bir kul hakkı: Gıybet
- Kâr payı