Nahide Celikbağ, Nuri Aksay ve Erkenek’ten Mehmet Durgut: “Emirdağ Lâhikası sayfa 358’de, ‘şeair-i İslâmiyeye ve siyaset-i İslâmiyeye darbe vuranlar on iki, on üç, on dört, on altı sene zarfinda büyük darbeler yiyecekler diye bana ihtar edildi.’ Kimdir bu darbe vuranlar ve darbe yiyecek olanlar? Bir de on iki, on üç
DevamıCelâleddin Bey: “Lem’alarda geçen şu cümleyi açıklar mısınız: ‘Sünnet-i Seniyyenin içinde en mühimi, İslâmiyet alâmetleri olan ve şeâire de taallûk eden sünnetlerdir. Şeâir, adeta hukuk-u umumiye nevinden, cemiyete ait bir ubudiyettir. Birisinin yapmasıyla o cemiyet umumen istifade ettiği gibi, onun terkiyle de umum cemaat mesul olur. Bu nevi şeâire riya
DevamıDiyarbakır’dan Şehadet Ay: “Şeair-i İslâmiye kaç tanedir, nelerdir?” Bediüzzaman Hazretlerine göre şeair, İslâmiyet alâmeti olan emirlerdir. İslâm toplumunun ortak hukuku ve ortak ibadetidir. Yapan, İslâm toplumu adına yapar. Ve yaşayan, İslâm toplumunun mührünü gösterir. Tamamen terk edilmesiyle bütün İslâm toplumu sorumlu olur. Bu açıdan, şeaire riya giremez. Çünkü şahsî değildir.
DevamıDiyarbakır’dan okuyucumuz: “Şeair-i İslâmiye kaç tanedir? Nelerdir? Bediüzzaman Hazretlerine göre şeair, İslâmiyet alâmeti olan emirlerdir. İslâm toplumunun ortak hukuku olan ortak ibadetleridir. Yapan, İslâm toplumu adına yapar. Ve yaşayan, İslâm toplumunun mührünü gösterir. Tamamen terk edilmesiyle bütün İslâm toplumu sorumlu olur. Bu açıdan, şeâire riya giremez. Çünkü şahsî değildir.
Devamı
