Şerlilerden Allah´a sığınmak için

Şerlerden ve belalardan korunmak için, öncelikle şerlerden ve belâlardan korunma iradesini göstermemiz, şerlilerin ve belâlıların semtine uğramamamız şarttır. Haramlardan kaçınmayan, günahları pervasızca işleyen ve şerlilerle düşüp kalkan birisi, diliyle ne kadar duâ okursa okusun veya üzerinde ne kadar duâ yazısı taşırsa taşısın, davranışları onu yalanlar. Yani davranışlar da aynı iradeyi göstermedikçe, ya da beden dili söz dilini tasdik etmedikçe, bir kimse sadece söz diliyle duâ okumakla ya da üzerinde duâ yazısı taşımakla gerçek mânâda Allah’a sığınmış olmaz, şerlerden korunmuş olmaz.

Allah’ın haram kıldığı şeylerde bizim için binlerce sakıncalar, binlerce zararlar vardır. Ki haram kılınmış, yapmamıza izin verilmemiştir. Haram olan bir şeyi işlemekle kendimizi zarara veya kötü mahlûkun zararına hedef etmiş oluruz. Bu durumda duâmız dilde kalmış olur ve dilde kalmış duâ bizi kurtarmaz.

Öyleyse, görünen veya görünmeyen şerli mahlûklardan korunmak için yapmamız gereken duâ davranışlarını şöyle sıralayalım:

1- Haramlardan ve günahlardan uzak durmak.

2- Günahlarımıza pişmanlık duymak ve tövbe etmek.

3- Namazlarımızı kılmak, namazın ardındaki tesbihatı yapmak.

Unutmayalım ki namazlarımız Allah’a sığınmayı, Allah’a dayanmayı, dünyanın ve Cennetin mutluluğunu dilemeyi, Allah’tan her ne ihtiyacımız varsa istemeyi ve Allah’ın rızasını talep etmeyi içinde barındıran çok kuvvetli duâ paketlerimizdir. Bu duâ paketlerimizi ihmal etmek, yani namazı zamanında kılmamak bizim için hem dünya açısından, hem ahiret açısından büyük risktir. Fakat namazı bu risklerden kurtulmak için değil; Allah rızası için kılmalıyız. Allah rızası için kılınan namaz, inşallah bizi dünya belasından da, ahiret azabından da kurtarmaya yeter. Ve şerlerden korunmamızı da temin eder.

Felâk, Nas, ihlâs ve Fatiha Sûreleri gibi, Âyete’l-Kürsi gibi, nazar âyeti gibi Allah’a sığınma ifadeleri ihtiva eden sûre veya âyetleri namazda zamm-ı sure olarak okumaya devam etmemiz de mümkün. Bununla beraber, bu sûre ve duâları ihtiyaç duydukça ve her dilediğimizde okumamız da mümkün.

Bunları yapmaz isek eğer, sadece yazıp üzerimizde taşıma işi korunma açısından çok zayıf düşecektir. Diğer yandan, Allah’tan beklenen yardım yazıdan veya muskadan beklenmeye başlanırsa, bu, tevhid inancına da uygun olmama ve gizli şirk taşıma riskini de beraberinde getirecektir. Öyleyse, şerli mahlûklardan Allah’a sığınmak için, namazımızı yerinde ve zamanında kılmamız ve dilimiz döndüğü kadar Allah’a duâ edip Allah’a sığınmamız yeterli olacaktır. Bunu yaparsak, hiçbir şeyden korkmamıza gerek olmayacaktır.