Manisa/Alaşehir’den bayan okuyucularımız: “Şehitlerimizi rahmetlerle anıyoruz ve kederli ailelerine sabırlar diliyoruz. Biz burada arkadaşlarımız arasında aziz şehitlerimizin ruhuna Yasin-i Şerif okuma kampanyası başlattık. Bu kampanyayı gazetemiz aracılığıyla herkese duyurabilir misiniz? Diğer Müslümanlar da bu kampanyaya katılsınlar ve şehitlerimize rahmetler yağsın istiyoruz. Allah, ülkemizin dirlik ve birliğini bozmasın. Bozmak isteyenlere fırsat vermesin. Âmin.”
Muhterem okuyucularımızın duâsına içten âmin diyoruz. Ve Yasin-i Şerif okuma kampanyası başlatmalarını tebrik ediyor ve bu köşeden duyuruyoruz. Herkes kendi bölgesinde, kendi beldesinde Yasin-i Şerifler okuyup duâ yaparak şehitlerimizi rahmet sağanağına tutabilir. Örnek bir sevap, feyiz ve rahmet kampanyası. Müslümanlara yakışan bir dayanışma ve yardımlaşma örneği. Bir, birlik, beraberlik ve kardeşlik örneği. Allah niyetlerini, duâlarını, niyazlarını, okuyuşlarını, amellerini, say ve gayretlerini kabul eylesin. Âmin.
Allah, ülkemizi ve âlem-i İslâmı her türlü dış ve şer güçlerin terör belâsı başta olmak üzere oyunlarından, tezgâhlarından, fitnelerinden, bozgunculuklarından, bölücü ve parçalayıcı tahriklerinden, kirli emellerinden, tuzaklarından, aç gözlü tasallutlarından korusun. Âmin.
Ülkemiz zor günlerden geçiyor. Birlik ve beraberlik ruhunu, kardeşlik ruhunu Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Kürt’üyle, Türk’üyle milletçe yaşamaya büyük ihtiyacımız var. Bizler, bin seneden fazla birlikte yaşamışız ve kardeş olmuşuz. Tarihin derinliklerinden gelen kardeşlik hatıramız var. Her şey bir yana, Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle, her birimizin inancımız bir, dinimiz bir, Peygamberimiz bir, Kitabımız bir, kıblemiz bir, vatanımız bir, devletimiz bir, memleketimiz bir, köyümüz bir. Bu birlik bağlarının yüksek hatırı var. Kâinatın nabzını tutacak ve küreleri birbirine bağlayacak derecede manevî zincirlerden olan bu birlik bağları, sevgiyi ve kardeşliği zorunlu kılıyor. Ayrılmayı, bölünmeyi, parçalanmayı, kin tutmayı, adaveti ve düşmanlığı doğuran sebepler ise örümcek ağlarından farksızdır. Örümcek ağlarını, bu çok kıymetli birlik bağlarına tercih ederek, düşmanlığı sürdürmek, adaveti körüklemek ve bölücü teröre destek vermediği halde, sırf o memleketten diye bir takım insanımızı tedirgin edecek davranışlara girmek ve malına canına zarar vermek ise, her şey bir yana bu birlik bağlarına hürmetsizlik olur.1
Milletçe ayaktayız. Milletçe tepkiliyiz. Milletçe huzursuzuz. Fakat tepkilerimizi gösterirken, ölçülerimiz olmalı. Tepkilerimizi başkalarına zarar vererek, kırıp dökerek tepki terörüne dönüştürmek doğru değil! Bursa’da olduğu gibi, tepki adına, Mardinli diye vatandaşın marketi yağmalanırsa, haklı dâvâmızda haksız konuma düşeriz. Böyle tepki olmaz. Diğer yandan, abartılı tepkilerimizle provokatörlerin ekmeğine yağ süreceğimizi de unutmamalıyız. Böyle provokatörlere açık kapı bırakırcasına toplumsal şuurumuzu kaybetmememiz gerekir.
Mehmetçiğimize duâ edelim; millî bütünlüğümüzü bozmayalım; terörden kurtulma kararlılığımızı birlik ve beraberlik ruhu içinde gösterelim; yeter! Birlik ve beraberliğimiz, kardeşlik ruhumuz, her türlü terörü yok etmeye yeter!
Evet; Yasin-i Şerifler okuyarak şehitlerimizin aziz ruhlarına ithaf edelim, kederli ailelerine sabr-ı cemiller niyaz edelim, milletimizin ve âlem-i İslâmın birlik ve bütünlük içinde olmasına, kardeşlik ruhu içinde olmasına duâ edelim, İslâmın ve Müslümanların sıkıntılarının bitmesini, acılarının ve gözyaşlarının dinmesini, düşman emellerine âlet olmamalarını dileyelim, yükselmelerini dileyelim, kardeş olmalarını, kardeş kalmalarını dileyelim, Mehmetçiğimize sabır ve metanet, güç ve kudret dileyelim. Duâlarımız içine bütün bunları alalım.
Ayrıca şanlı tarihimizde binlerce, yüz binlerce, milyonlarca şehitlerimizin olduğunu unutmayalım. Bütün şehitlerimizi duâlarımızdan esirgemeyelim.
Unutmayalım, bir Yasin-i Şerif’in feyzi ve bereketi, rahmeti ve sekineti, sevabı ve manevî değeri, eğer bağışlarsak böyle belirli sayıda şehide değil; bütün şehitlere yeter, bütün âlem-i berzahtaki ehl-i İslâm’a yeter. Bölünerek değil, bilgisayarın elektronik kopyalama sisteminde olduğu gibi, bağışladığımız oranda, aslıyla eş değerde kopyalanarak, katlanarak her birine ikram edilir. Ve o nispette de bize sevap ve feyiz olarak geri döner.
Böyle bir yoğun sevap ve feyizden hissemiz olmasını isteriz elbet. Öyleyse, buyurun; hiç olmazsa birer Yasin-i Şerif okuyalım. Şehitlerimize ithaf edelim. Ülkemizin ve âlem-i İslâmın sıkıntılarının dinmesi için duâlar edelim.
Rabb-i Zülcelâl dualarımızı, niyazlarımızı, amellerimizi, niyetlerimizi makbul saysın. Âmin.
Dipnotlar:
1- Mektubat, (Yeni) s. 445
Benzer konuda makaleler:
- Şifa niyetine Yasin-i şerif
- Kardeşlik ibadetimizin vakti geçmesin
- Mü’minin ömrü nasıl uzun olur?
- Kardeşlik ibadeti
- Duâlarımız âlem-i berzaha nasıl ulaşır?
- Kur’ân ölenlere okunup bağışlanmaz mı?
- Yasin-i Şerif´i Tersinden okumak
- Oruç tutmayan insanlara karşı tepkimiz nasıl olmalı?
- Zilhiccenin ilk dokuz gününde oruç tutmak
- Zekat ve Fitre üzerine
- Dünya ve ahiret dostlukları ayırmaz
- Teşrik tekbirleri başladı
- Teşrik tekbirleri günü
- Din mi, milliyet mi üstündür?
- Bediüzzaman´a göre din ve milliyet