Kıyamet vakti

İzmir/Çamdibi’nden Kâzım MOLLA: “Kıyamet akşam vakti kopacak deniyor. Oysa dünyanın her yerinde değişik bir vakit hüküm sürer. Burada akşam iken, bir başka yerde sabah olmaktadır. Bu söz ne derece doğrudur?”

Kıyamet saatinin geleceğinden şüphemiz yoktur. Esas olan budur. Kur’ân-ı Kerim kıyamet günü haberleriyle doludur. Kıyamet saatinin ne zaman geleceği konusunda ise bilgi sahibi değiliz. Kullara bildirilmeyen beş şeyden birisi budur ve bunun bilgisi Allah katındadır. Kur’ân buyurur ki: “Kıyamet vaktine dair bilgi Allah katındadır.”1

1- Allah’a ait olan ve bize bildirilmeyen bir bilgiyi öğrenmeye çalışmakla bir şey elde edemeyiz. Bu bize bir kemal de vermez. Allah’ın, “Vakti yakındır”2 diye bildirdiği, fakat vaktini bildirmediği o büyük olaya iman etmek ve elimizden geldiğince ona hazırlanmak bizim için yeterlidir.

2- Kıyamet vaktinde, Allah’ın emri gelir gelmez yeryüzü derhal harap olacaktır. Bu büyük olay, yirmi dört saatlik zaman dilimi içinde “güneşin batışı ile akşam vaktinin girişine” benzetilmiştir. Öyle ki, kâinâtın hayat güneşi batacak ve kâinât akşam vaktine girecektir. Nitekim Bediüzzaman Hazretleri sabah namazı vaktini kâinatın ilk yaratıldığı âna, öğle namazı vaktini dünya yüzünde insanın, yani Hazret-i Âdem’in yaratıldığı zamana, İkindi Namazı vaktini ahir zaman Peygamberi Hazret-i Muhammed’in (asm) geldiği zamana, akşam namazı vaktini güneşin batmış olması sebebiyle Kıyamet öncesinde dünyanın harap olması vaktine benzetmiştir. Bir yandan güz mevsiminden sonra pek çok mahlûkatın batışını, diğer yandan insanın vefatını hatırlatan akşam namazı vakti, öte yandan dünyanın Kıyamet öncesi harap oluşunu hatırlatıyor.3

3- Şu halde bu sözle kıyametin akşam vakti kopacağını değil; kıyametin kopuşunun akşam vaktine benzediğinin, her akşam vaktinin bize kıyametin kopuşunu hatırlatıp geçtiğinin anlatılmak istendiğini anlamalıyız.

Dipnotlar:

1- Lokman Sûresi: 34;
2- Kamer Sûresi: 1;
3- Sözler, s. 46.