Kitab-ı Mübîn

Ömer Bey: “‘Yaş ve kuru ne varsa Kur’ân’da yazılıdır.’ âyetini açıklar mısınız?”

 

1- Âyette, Kur’ân değil, Kitab-ı Mübîn kavramı geçiyor. Bu durumda âyet; “Yaş ve kuru ne varsa Kitâb-ı Mübin’de yazılıdır.” 1 şeklindedir. Kitab-ı Mübîn tabiri, Kur’ân olarak yorumlanmakla beraber, başka mânâlara da delâlet ediyor.

2- Bedîüzzaman Hazretlerine göre Kitab-ı Mübîn; Allah’ın Kelâm sıfatına göre Arş-ı Azamdan gelen Kur’ân-ı Hakîm; Allah’ın Kudret sıfatına göre de bu büyük kâinât kitâbıdır. Çünkü Cenâb-ı Hakk’ın Kelâm sıfatının tecellîsi Kur’ân-ı Hakîm; Kudret sıfatının tecellîsi de bu şehâdet ve gayb âlemi dediğimiz kâinâttır. 2 Bedîüzzaman’ın tarifine göre Kur’ân, bu büyük kâinât kitâbının tercümânı ve müfessiridir. 3

3- Vâkıa; Kitab-ı Mübin’i Kur’ân olarak yorumladığımızda da, Üstad Bedîüzzaman Hazretlerine göre yaş ve kuru her şey Kur’ân’ın içinde vardır. Fakat herkes her şeyi içinde göremez. Çünkü her şeyin Kur’ân’da bulunma derecesi farklıdır. Bazen çekirdekleri, bazen nüveleri, bazen icmalleri, bazen düsturları, bazen alâmetleri; ya açık açık, yâ sadece bir işâretle, ya remiz ile, ya kapalı bir biçimde, ya ihtar tarzında; ihtiyaca göre, makamının ağırlığı derecesinde ve Kur’ân’ın maksadına uygun biçimde bulunur.

Meselâ Kur’ân uçak, elektrik, tren, telefon, telgraf, radyo ve televizyon gibi teknolojik gelişmelerden, ya daha gelişmiş benzerlerini gösteren Peygamber mu’cizeleri yoluyla, ya da kapalı birer remiz veya işâret yoluyla bahseder. 4

Bu işâret ve remizleri ise şüphesiz herkes değil, ehil olan âlimler çözerler.

Dipnotlar:
1- En’am Sûresi: 59.
2- Sözler, s. 471.
3- İşârâtü’l-İ’câz, s. 15.
4- Sözler, s. 229.