Evde bulunan her Kur´ân-ı Kerim´i okumak

Alanya’dan Remzi Çetin: “Evlerimizde birden fazla Kur’ân-ı Kerîm bulunmakta ve her zaman her birisini okumaya güç yetirememekteyiz. Her Kur’ân-ı Kerîm’i açıp okumak gibi bir zorunluluk var mı? Evde Kur’ân varken yeni bir Kur’ân almak israf sayılır mı, vebal getirir mi?”

Kur’ân-ı Kerîm, okunmak ve amel edilmek için nâzil olmuştur. Kur’ân-ı Kerîm okumak, doğrudan Allah kelâmına muhatap olmaktır ve ibâdettir. Evlerimizde birden fazla kişi ikâmet ediyorsa, birden fazla Kur’ân-ı Kerîm bulunmasında herhangi bir fazlalık veya israf görmek mümkün değildir. Çünkü her ev, âile fertleri ve bilhassa çocuklar için eşsiz bir eğitim yuvasıdır. Allah kelâmının her evde, kişilerin öğrenmelerini ve okumalarını sağlayacak miktarda bulunması, her ferde en az bir veya birden fazla düşmesi, muhtelif basım ve meâl çalışmalarının bulunması, farklı birer ihtiyaç tercihinin ürünüdür. Evde Kur’ân varken, yeni bir Kur’ân edinmekte ne bir israf, ne bir vebal, ne bir günah, ne de bir mahzur söz konusu olabilir.

Elbette yalnız kendi şahsımızı değil; çocuklarımızı, aile kurumumuzun diğer üyelerini, misâfirlerimizi ve hattâ çevremizi ve komşularımızı nazara aldığımızda, evimizde bulunan her Kur’ân-ı Kerîm’in hayatımızda yer alan her bir bireye çok yönlü birer istikamet çizdiğini akıldan uzak tutmamalıyız. Allah kelâmını anlamaya dönük attığımız her adım, adımların en hayırlısıdır. Düzgün bir meâl, doğru ve isâbetli açıklamalar, iyi bir basım, gözü yormayan bir sayfa düzeni ve renklendirme, alımda sağlanan ucuzluk veya kolaylık gibi çok vasıf ve nitelikler, kişinin yeni bir Kur’ân-ı Kerîm almasında etken olabilen niteliklerdir. Bu konuda yeni bir tercihte bulunmak hâne sahibinin veya kişilerin kendi inisiyatifinde ve tasarrufunda bulunmaktadır.