Niyazi Şahin: “2003 yılı Kasım ayında 10 milyar TL parası olan birisi 10 milyar liranın zekâtını vermiş. Fakat 2004 Şubat ayında 5 milyar TL’sı daha birikmiş (toplam 15 milyarı olmuş). 2004 Kasım ayına gelindiğinde 10 milyarın mı, yoksa 15 milyarın mı zekâtını verecek? İşin işinden çıkamadık yardımlarınızı bekliyoruz.”
Bir zekât mükellefi, ilk defa zekât vermeye hangi ayda başlamışsa, yani hangi ayda zekât mükellefi olmuşsa, yani parasının nisap miktarını geçtiği günden itibaren bir yıllık süre hangi ayda dolmuşsa, o ayda zekâtını verir. Ve artık akıp giden her yılın aynı ayında parasını hesaplar ve zekâtını verir.
Bu çerçevede, Kasım ayında elindeki on milyarın zekâtını veren, meselâ bir esnaf; Şubat ayında beş milyar kazanmış, Mart ayında zarurî ihtiyacına bir milyar harcamış, Mayıs ayında yeniden iki milyar kazanmış, Temmuz ayında bir milyar harcamış, Ağustos ayında bir milyar kazanmış olsun. Diyelim bir yıldan beri bu belirtilen harcamaları ve kazançları yapmış olsun. Bu durumda Kasım ayında elinde on altı milyar bulunması lâzımdır. Bu esnaf Kasım ayında bu on altı milyar üzerinden zekâtını hesaplayıp verecektir. Aradaki yükseliş ve iniş tarihlerini hesaba almayacaktır. Allah kabul eylesin.
Benzer konuda makaleler:
- Zekat Borçlarını Ortaya Çıkarmak
- Biriktirilen paranın zekâtı verilmeli mi?
- Dükkandan koku sürmek
- Kredi kartlarıyla faize bulaşmak
- Borçlu kişinin zekatı
- Hesap çetin. Mükafât ise büyük
- Zekât borcu
- Âlem-i İslam Yanlış Amel Etmemiştir
- Üç yüz milyar Müslüman ve Risâle-i Nur
- Tükenmez hazine: Kanaat
- Risale-i Nur, âlem-i İslâm’ın konuşan vicdanıdır
- Borç verilen paranın zekatı ve kurban
- Ramazanın adı 1000 rahmetin tadı
- Ev almayı düşünüyorum. Zekât vermeli miyim?
- Risâle-i Nur, Müslümanın konuşan yüreğidir
