Şuâlar hakkında

Abdullah Bey: “Şuâlarda nelerden bahsedilir? Çok kısa şekilde özetlemek mümkün müdür?” Şuâlar; Tevhid ve Vahdaniyet merkezli Risâle-i Nur eserleri içerisinde, Ehadiyet üzerinde yoğunlaşan ve derinleşen mümtaz bir eser. Malûm; Tevhid ve Vahdaniyet, bütünüyle kâinata hâkim olan Yaratıcının, yani Cenâb-ı Allah’ın birliği; Ehadiyet ise, Allah’ın birlik mühür ve imzalarının her bir

Devamı

Elli beş lisan

Abdulbasır Şeker: “Risâle-i Nûr’da zerrelerin vahdaniyete elli beş lisanla şehâdet ettikleri beyan edilir. Bu ne demektir? Elli beş lisan nedir?” Bediüzzaman’a göre, âlem büyük bir kitaptır. Bu büyük kitabın her birimi, bütün yazılarıyla, fasıllarıyla, sayfalarıyla, satırlarıyla, cümleleriyle, harfleriyle, Allah’ın varlığına ve birliğine şehâdet etmektedir. Kâinât da büyük bir insan hükmündedir.

Devamı

Allah´ın birliği ve Kur´ân´daki “biz´´ ifâdesi

Adem Kuzu: “Cenâb-ı Allah Kur’ân-ı Kerîm’de ben yerine biz yarattık der; neden?” Sakarya’dan N. Baran: “Kur’ân-ı Kerîm’de bazı âyetlerde “Biz yarattık”, “Biz yaptık” şeklinde ifâdeler var. Allah bir olduğu halde, Kur’ân-ı Kerîm’de neden “Ben” yerine “Biz” tabiri kullanılmıştır?”   Cenâb-ı Hak Kur’ân’da kendi Zât-ı Akdes’ini bazan “mütekellim-i vahde”, yani “birinci

Devamı