Kelimat-ı İlâhî olarak Risale-i Nur’un makamı

Çamdibi’nden İbrahim Aktaş: “Risalelerde geçen ‘Gördüm ki… kat’î müşahede ettim’, ‘müşahedatımı yazdım’, ‘kalbe ihtar edildi’ gibi yaklaşımları nasıl anlayacağız?” Kdz. Ereğli’den Ahmet Danışmaz: “İlham-sünuhat farkı nedir?” KELİMAT-I İLÂHİYE HADSİZDİR Allah kelâm sahibidir ve O’nun kelâmı hadsiz ve sınırsızdır; yazmakla bitmez. Kur’ân’ın ifadesiyle Allah’ın kelâmını yazmak için denizler mürekkep olsa ve

Devamı

Gafletle yapılan zikirler dahi feyizden hâli değildir

Erdal Bey: “Hizbü’l-Envari’l-Hakaikı’n-Nuriye’yi Arapça esasından okurken mânâsını bilemediğim için bir derece gaflet içerisinde okuyorum, zihnim başka şeyler ile meşgul oluyor. Fakat böyle okumak duânın şartlarına, icaplarına, gereklerine uygun olmadığını düşünerek soruyorum, acaba onun yerinde Türkçe tercümesi okunması daha efdal olmaz mı? Cenâb-ı Hakkı nasıl tesbih ve tahmid ettiğimi bilerek ondan

Devamı

Salâvat-ı Şerife üzerine

İstanbul’dan Akın Akgül: “Salâvat-ı Şerife nasıl getirilir? Önemi ve faziletleri nelerdir? Türkçe açılımını da verebilir misiniz?”   Sevabı ve feyzi aklımıza ve havsalamıza sığmayan sevap ve feyiz kaynaklarımızdan birisi de Peygamber Efendimiz’e (asm) getirdiğimiz salâvatlardır. Bediüzzaman Hazretlerinin bildirdiğine göre Peygamber Efendimiz’in (asm) yüksek makamı, biz günahkâr ümmeti için İlâhî bir

Devamı