Noel kimin ritüelidir?

Avustralya’dan Fatih Yargı: “Malûmunuz yılbaşı geliyor gayr-i Müslim ülkede yaşıyoruz. Komşularımız Hıristiyan ve diğer dinlerden olabiliyor. Bunların bayramlarını kutlayabilir miyiz? Bunda bir sakınca var mı? Meselâ Noel’i kutlayabilir miyiz? Bunlar bizim bayramlarımızı kutluyorlar. Bu konuda ölçümüz ne olmalı?”

Noel Kimin Sembolüdür?

Toplumlar kendi örflerini yaşamakta hürdürler. Hiçbir topluma, kendisine ait olmayan ve başka toplumlara ait olan inançlarla ilgili faaliyetlere katılım sağlaması yönünde baskı yapılmaz, bu sebeple kınanmaz, birinin davranışları diğerine ölçü olmaz.

Hıristiyan veya başka bir dine mensup bir komşumuz varsa, kendi ritüellerini kutlarlarken, eğer iletişim ve nezaket adına ihtiyaç varsa, sevinçlerine katılmakta veya saygı duymakta bir sakınca olmamalı.

Fakat Noel kimin sembolüdür? Noel’i anmak, Christmas’a katılmak, yılbaşı kutlamak, çam ağacı dikmek, hindi kesmek gibi hususların Hazret-i İsa’nın (as) getirdiği din ve esaslarla ilgisi yoktur. Bu faaliyetlerde Hazret-i İsa’nın (as) dininden bir iz ve öz arasak, Hazret-i İsa’nın (as) dininin zekâtının zekâtını da bulamayız. Geri kalanı efsanelerden, kabul edilmiş mitolojik unsurlardan, uydurulmuş hikâyelerden ibaret kalır.

Onların Noel’ine bizim Ramazan Bayramımız değil, Nasrettin Hocamız karşılık gelir. Fakat bizim Nasrettin Hoca’mızda bile bu kadar uydurulmuş hikâye ve batıl inanç yoktur!

Gerçek İseviliği Gölgelemek İçin mi?

Hazret-i İsa’nın (as) doğumunun –sahih olmamakla birlikte- 26 Aralık’ta olduğunu varsayalım. Ve onun doğumu adına yapılan bayramın adı da –Kutsal Doğuş veya Noel Yortusu da diyorlar, ama- Christmas olsun.

Peki, Noel kimdir? Hazret-i İsa (as) yerine ne zaman, niçin ve hangi ara devreye sokuldu? Noel Baba’nın, Hazret-i İsa’nın (as) doğumu ile ne ilgisi vardır? Yoksa Hazret-i İsa’nın (as) dinini bozan Romalılarca icat edilen ve Hazret-i İsa’nın (as) doğumunu ve dinini perdeleyen bir karartma mıdır?

Noel Baba’nın, Hazret-i İsa’dan (as) üç yüz sene sonra Türkiye’nin Akdeniz kıyılarında bir Lykia şehri olan Patara’da doğan Aziz Nicholaos olduğu varsayılır. Aziz Nicholaos’ın 325 yılında İznik’te İncil için yapılan meclis toplantısına Myra Başpiskoposu olarak katıldığı, 6 Aralık 343’te 65 yaşında iken öldüğü, yardımsever olduğu, çocuklara hediyeler vermesiyle tanındığı kabul edilir.

Peki, İznik’teki İncil toplantısının Roma İmparatorluğu’nun gölgesi altında yapıldığı ve burada kabul edilen dört İncil’in, gerçek İncil’i yansıtmadığı ve Barnabas İncil’i gibi gerçekliği bulunan İncillerin aynı konsilde yasaklanmış olduğu bilindiğine göre… Aziz Nicholaos Romalılarca Hazret-i İsa (as) yerine uydurulmuş ve sevimli kılınmış bir figür olabilir mi? Batıl bir figür! Hazret-i İsa’yı (as) gölgeleyen… Gerçek İseviliğin anlaşılmasını engelleyen…

İçki ve Kumar Hangi Dinin Ritüelidir?

Gerçek şu ki: Gerek çam ağacı dikmek, gerek hindi kesmek Hıristiyanlıkla da ilgisi olmayan, Pagan dinine ait ritüellerdendir.

Yılbaşı güneş takvimine göre bir yılın bitişi ve yeni bir yılın başlangıcı olsun, kabul edelim. Yılbaşında bir ömür muhasebesi yapılmaz mı; yapılır. Ama içkiyle kumarla değil! Peki, böyle bir gün ve gecede devletçe izin verilerek ve vatandaşa bir hak gibi sunularak, sular seller gibi içki tüketmek, Milli Piyango gibi kumarlar icat etmek acaba hangi dinin sembolüdür, ritüelidir, ayinidir? Bunun neresi savunulabilir?

Bu günlerde bir Hıristiyan geleneği olan Noel’i anmak, yılbaşı kutlamak, çam ağacı dikmek ve hindi kesmek, oruç gibi, fakir fukaraya yardım gibi esasların yaşandığı Ramazan ayı ile, dinî bayramlarımız ile kıyas bile edilemez!

Hıristiyanlarda böyle bir algı varsa, yapacak bir şey yoktur. Algılarını değiştirecek durumda değiliz. Sadece, nezaket ve komşuluk hakkı ölçüsünde sevinçlerini paylaşabiliriz.

Ama bir Hıristiyan gibi evimizi süsleyerek, onların algısıyla Noel kutlamak, Müslüman kimliğimize yakışmaz.