Mehir farz mıdır, sünnet midir?

Hüseyin Görmenoğlu: “Mehir farz mıdır, sünnet midir?”

Kur’ân, “Evlendiğiniz kadınlara mehirlerini gönül hoşluğu ile verin”1 buyurur. Bir diğer âyette: “Kadınların nikâhına, halinize uygun bir mehir karşılığında talip olmanız size helâl kılındı”2 buyurur.
Görülüyor ki Kur’ân, mehri kadının özlük hakkı olarak görüyor ve teşvik ediyor.

Mehir, Kur’ân’ın teşviki olan bir meseledir ve farzdır. Mehir miktarı erkeğin haline, kızın da rızasına uygun olacak biçimde kız tarafınca belirlenir. Nikâh esnasında belirlenmemiş olursa nikâh yine geçerlidir. Fakat bu durumda erkek otomatik olarak kıza mehr-i misil vermeye borçlanmış olur. Mehr-i misil rayiç mehirdir. Yani eşinin dengi olan kızların evlenme mehri ne ise, erkek onu eşine ödemeye borçlanır.

Erkek bu borcunu kızın da rızası çerçevesinde belirli bir süre içinde ödemeyi taahhüt eder ve taahhüt ettiği zaman geldiğinde eşinin mehrini öder. Eğer ödeme için belirli bir zaman dilimi tayin edilmemişse, bu durumda erkek boşanma esnasında kadının mehrini derhal ödemekle yükümlü olur. Boşanma olmadığında ise mehrin ödeme zamanı ölünceye kadar geniş tutulabilir. Şu da var ki, kadın eğer helâl ederse erkeğin üzerindeki mehir borcu kalkar. Fakat eğer kadın mehri helâl etmez ve erkek de karısına mehir ödemeden ölürse, mahşere borçlu gitmiş olur.

Dipnotlar:

1- Nisa Sûresi: 4
2- Nisa Sûresi: 24