Kur’ân’ın diğer kelâmlar içindeki yeri

“İ” rumuzlu okuyucumuz: “Risâle-i Nûr’a göre, Kur’ân’ın diğer kelâmlar içindeki yeri ve önemi nedir?”

Kur’ân’ın, İsm-i Azam’dan ve her ismin azamlık mertebesinden geldiğini ve bütün âlemlerin Rabb’i îtibâriyle Allah kelâmı olduğunu beyan eden Üstad Bedîüzzaman, sair İlâhî kelîmelerin ise bir kısmının has bir îtibâr ile, cüz’î bir unvan ile, husûsî bir ismin cüz’î tecellîsi ile, has bir Rubûbiyet ile, mahsus bir saltanat ile ve hususî bir rahmet ile mahlûkâtın kalplerine ilhâm edildiklerini kaydeder. 1

Saîd Nursî’ye göre, ilhamların husûsiyet ve külliyet cihetinde dereceleri çok çeşitlidir. En cüz’îsi ve en basiti hayvanların ilhamıdır. Onlardan biraz yüksek, avâm insanların ilhamları gelmektedir. Sonra sırayla ilhamlar, avâm melâikenin ilhamları, evliyâ ilhamları ve büyük melâikenin ilhamları tarzında derece derece yükselmektedir. İlham sırrına binâen her bir velî kalbinin telefonuyla: “Kalbim benim Rabb’imden haber veriyor.” diyebilmektedir. 2

Bedîüzzaman’a göre, bir padişâhın ihtişamlı saltanatının gereği olan emri, âdi bir adamla konuşmasından ne kadar yüksekse; Kur’ân da diğer İlâhî kelimelerden ve ilhamlardan sonsuz derece yüksektir. Kurân’dan sonra ikinci derecede diğer mukaddes kitaplar ve semâvî sahifeler gelmektedir. Bütün İlâhî kitaplar, ilhamlardan üstündürler. 3 Peygamberlere gelen vahyin ekserisinin melek vâsıtasıyla; ilhamların ekserisinin ise vâsıtasız olmasının bir sırrı ve hikmeti budur. 4

Dipnotlar:

1-  Sözler, s. 123.,
2- Sözler, s. 124.,
3- Sözler, s. 124.,
4- Sözler, s. 125

OKU:   Kur’ân gençleşiyor

Benzer konuda makaleler:

image_pdfimage_print

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir