Kur’ân’a abdestli dokunmak

Gazipaşa’dan yüzyüze rumuzlu okuyucumuz “Kur’ân Allah kelâmıdır; kul Allah’ın kelâmını her şekilde okuması lâzım. Ona abdestsiz dokunulur diyor. Ne derece doğrudur?”

Bu konuyu defalarca yırtanlar olsa da, biz onlara itibar etmiyoruz.

Biz selef-i salihin yolundayız. Selef-i salihin vahiy kaynağına en yakın ve sünnet çerçevesinde Kur’ân âyetlerini yaşayarak yorumlamıştır. Bu meselede selef-i salihin uleması arasında ihtilaf da yoktur. Yapılması gereken içtihat yapılmış ve gereken söz söylenmiştir. Bu meseleyi defalarca kaynatıp gündeme taşımanın gerekli olduğu kanaatinde de değiliz.

Selef-i Salihine (Dört mezhep imamları ve önceki şerefli silsileye) göre, Kur’ân; “Şüphesiz bu, Kur’ân-ı Kerîm’dir. Levh-i Mahfuz’da korunmuştur. Ona ter temiz olanlardan başkası dokunamaz. Âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir”1 âyetiyle Kur’ân’a dokunabilme esaslarını belirlemiştir. Buna göre Kur’ân’a dokunabilmek için;

1- Küfür kirliliğinden,
2- Necâset kirliliğinden,
3- Hades kirliliğinden arınmış olmalıdır.

Yani Müslüman olmalı, kan ve sâir kirliliklerden arınmış olmalı ve abdestsizlik halinden de sıyrılmış olmalı, yani abdestli olmalıdır.

Âdet halindeki bir Müslüman kadının kan ve sâir kirliliklerden arınmasına ve abdestli bulunmasına fıtraten imkân yoktur. Onun Kur’ân’a dokunmaması bir ceza değil; şefkatli bir hükümdür.

Dipnot:

1- Vâkıa Sûresi: 77, 78, 79, 80

Benzer konuda makaleler:

OKU:   Kavram olarak küfür ve günah-ı kebîre

image_pdfimage_print

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir