Kabirde hocan kimdir diye sorulur mu?

İzmir’den Hilmiye Hanım: “Kabirde hocan kimdir diye sorulur mu?”

Kişinin hocası ile, şeyhi ile, imamı ile, üstadı ile itikadı ve ameli arasında elbette bir irtibat vardır. İnsan inandıkları ile amel eder. Ve bu amel ile kabir hayatına girer.
Dolayısıyla kişi kendisine rehber saydığı hocası, şeyhi, imamı veya üstadının itikadı ve ameli üzere olur ve bu amel üzere ölür. Bu itikat ve amel üzere de dirilir. Netice olarak hocasının irşadı ile kişi ihya olur, hocasının bir yanlışı varsa ve kişi mihenge vurmadan bu yanlış ile amel ederse, bu amel dolayısıyla da mesul olur.
Kişiye kabirde “hocan kimdir?” diye sorulmaz. Belki bu ifade maksadı biraz zorlayan bir mecâzî söylem olabilir. Şöyle ki: “Kabirde hocan kimdir diye sorulur” diyen kişi bu mecazî söylem ile şunu ifade etmiş olabilir: Düzgün bir hocaya veya imama intisabı dolayısıyla itikadını ve amelini düzelten kişi kabirde de, mahşerde de rahat eder. İtikadı ve ameli bozuk bir kişiye mihenge vurmadan intisap eden kişi de kabirde haliyle sıkıntı çeker.