Hoşca git ey Şehr-i Ramazan!

BU GÜNLER DUA GÜNLERİ

Ramazan-ı Şerif ayının son günlerini idrak ediyoruz.

Bitmez zannedilen günler ne çabuk bitiverdi.

Ramazan ayı giderken inşallah bizden teslim, rıza, dua, ubudiyet ve itaat götürecek.

Elimiz duadan inmemeli, kalbimiz niyazdan dönmemeli bu günlerde.

Ölenlerimize, hayatta kalanlarımıza, zulüm görenlerimize, ağlayanlarımıza, gülenlerimize bizahri’l-gayb, yani gıyaben dua vaktindeyiz.

Birbirimize bolca dua edelim.

Ölenlerimiz yok olmadılar. Onlar başka bir âlemde, ebediyete yolculuğun ikinci adımında, dünya sonrası ilk istasyondalar. Bizi de bekliyorlar. Bizden dua istiyorlar. Eğer kabirlerinden uzaktaysak, üzülmeyelim; okuyacağımız fatihalar onlara gider, onlara arz olunur. Onlar bu rahmet feyizlerinden haberdar edilir, istifade ettirilir.

SURELERİN HABER VERDİĞİ GÜNE DOĞRU

Bir rahmet ayını uğurlamak üzereyiz. Ne bahtiyar bir uğurlama! Bizden memnun ayrılıyordur inşallah! Bizim hata ve kusurlarımızla birlikte takdim ettiğimiz ibadetleri alıp gidecek. İnfitar Suresinin haber verdiği, kabirlerin içi dışına çıktığı zaman nefislerimize takdim edilmek üzere.1  İnşikak Suresinin haber verdiği, yer düzeltilip içinde olanları dışarı atarak boşaltıldığı ve yerin, Rabbine boyun eğdiği zaman amel defterimizin sağımızdan verilmesine2 vesile olmak üzere Allah’ın izniyle.

Gâşiye Suresinin haber verdiği, inanmış olanların yüzlerinin pırıl, pırıl olduğu ve yaptıklarından hoşnut olduğu gün3 bizlere birer hayır vesikası olarak dönmek üzere. Fecr Suresinin haber verdiği, öğüt almayanların öğüt almak istedikleri ve “keşke bu hayatım için önceden bir şey yapsaymışım!” dedikleri gün4, hiç olmazsa bir şeyler yaptığımızın birer belgesini teşkil etmek üzere.

Furkan Suresinin haber verdiği, gökyüzünün beyaz bulutlar halinde parçalanacağı, meleklerin bölük, bölük indirileceği ve zalimlerin ellerini ısırarak “keşke Peygamberle birlikte bir yolda bulunsaydım! Vay başıma gelene! Keşke falancayı dost edinmeseydim!” diyerek5 pişman oldukları ve yüzlerinin karardığı gün, en azından hicabımıza bir perde, Allah’ın merhametine sığınmamız ve günahlarımıza karşı Allah’ın affını intizar etmemiz için bir dayanak teşkil etmek üzere.

Yasin Suresinin ihbar ettiği, ağızlarımızın mühürlenip ellerimizin ve ayaklarımızın konuşturulacağı gün6 hiç olmazsa elimizin, ayağımızın ve vücudumuzun yüz akı olabilecek bir vesile olmak üzere.

Zümer Suresinin haber verdiği, Sur’ bir daha üflendiğinde insanların ayağa kalkıp bakıştıkları ve yeryüzünün Allah’ın nuruyla aydınlandığı, kitabın açıldığı, peygamberlerle şahitlerin getirildiği ve insanlara haksızlık yapılmadan aralarında adaletle hüküm verildiği gün7, bir hukuk belgesi teşkil etmek üzere. Abese Suresinin haber verdiği, gülen, sevinen ve aydınlık yüzlerle, tozlanmış ve karanlık bürümüş yüzlerin toplandığı gün,8 yüzümüzü ak eden bir vesile olmak üzere –en azından bu umutlarla- eksiklerimizle-doğrularımızla bir ibadet mevsimini daha geride bırakıyoruz.

ESAS OLAN RAHMETTİR

Hiç şüphesiz orucumuz çok şey değildi. Allah’ın nimetleri, bizim O’na temayülümüzden çok daha fazla bizi ihata etmiş, kuşatmış haldedir.

Ama O, rahmetiyle azı çok sayacağını, biri bin olarak değerlendireceğini, yürüyerek gelen kulunu koşarak karşılayacağını vaad eden Erham’ür-Râhimîn olduğundan, böyle bir ibadet mevsimini hüsn-ü hatime ile kapattıktan sonra O’ndan ümit etmemiz de, bizim kulluğumuzun en sevimli yanıdır.

RABBİM BAHARIMIZI DA LÜTFETSİN

İnşallah bu Ramazanımızı dünya-âhiret hayırlara ve hayırlı inkişaflara vesile kılmıştır, âlem-i İslam’ın sancısının dinmesine bir adım kılmıştır diye içimiz umut dolu. Bayramı bu duygularla idrak edeceğiz inşallah.

Niyazımız; bu ibadet ayında kazandığımız ahlâkî güzellikleri, inceliği, nezaketi ve ibadet hassasiyetini ömrümüz boyunca devam ettirebilmemizdir. Allah, ehl-i imanın ibadetlerini kabul buyursun, tevfik ve hidayetlerini artırsın; bu ramazanı, cennet-asa bir baharın arefesi olarak kabul ediyoruz; Rabbimiz lütfetsin; âmin.

Allah bu ayda bizi de, kusurlarımızla olmakla beraber, makbulü saydığı kulları zümresine ilhak etsin! Âmin.

Dipnotlar:
1- İnfitar Suresi, Âyet: 4-5.
2- İnşikak Suresi, Âyet: 3-7.
3- Gâşiye Suresi, Âyet: 8-9.
4- Fecr Suresi, Âyet: 23-24.
5- Furkân Sûresi, Âyet: 25,29.
6- Yâsîn Sûresi, Âyet: 65.
7- Zümer Sûresi, Âyet: 68-69.
8- Abese Sûresi, Âyet: 39-41.