Denizde boğulan için dini merasim yapılır mı?

Sırrı Özdemir: Denizde boğulup kaybolan, tüm aramalara rağmen cesedi bulunamayan kişinin durumuyla ilgili hükümler nelerdir? (Cenaze namazı, kabir, ölüm tarihi ve dinî merasimlerin yapılması.)

Suda boğulan kimse için, boğulup öldüğü kesinlik kazandığında vücudunun herhangi bir parçası bulunmuşsa üzerine cenaze namazı kılınır, bir beze sarılıp kabre konur. Cesedinden hiçbir parça bulunamamışsa yine gıyaben cenaze namaz kılınabilir. Bu kimse bulunamadığından şüphesiz kabri de olmayacaktır. Kemiklerine veya cesedinin bir parçasına rastlanırsa, bu parça kabre konabilir. Bu kimsenin ölüm tarihi boğulduğu tarih veya galip zanna göre takdir edilen tarih kabul edilir.

Resûlullah (asm), Necâşî’nin vefatını, ölümünün aynı gününde haber vermiş ve ashabıyla beraber musallaya giderek, orada gıyaben saf bağlatıp dört tekbir getirerek namaz kıldırmıştı.”1

Keza siyahî bir kadın mescidi süpürüp temizliyordu. Bir gün ansızın ölüverdi.

Peygamberimiz (asm) bu kadının ölümünden haberdar olmadı. Fakat onu göremez olunca sordu:

“Kadın nerede?” Ashab-ı Kiram:

“O öldü!” dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz (asm)

“Bana niye haber vermediniz?” buyurdular. Sonra da: “Bana kabrini gösterin!” diye emrettiler.

Kabir gösterildi. Resul-i Ekrem (asm) kadının kabri üzerinde cenaze namazı kıldı.2

Dipnotlar:

1- Kütüb-ü Sitte; 3058,
2- Buharî, Cenâiz 67, Salât 72, 74; Müslim, Cenâiz 71, (956); Ebu Dâvud, Cenâiz 67, (3203),