Cennet haram işleme yeri değildir

Erkan Bey: “Cennette gılmanlar hakkında geniş bilgi var mı? Evli olan hanımların da emrinde gılmanlar olacak mı? Bu durumda erkeği kıskanmayacak mı? Erkeklerin hurilerini hanımları kıskanmayacak mı?”

1- Gılman, oğlan çocuğu ve delikanlı erkek demektir. Kur’ân’da, Cennette Cennet ehlinin hizmetini gören hizmetkârlar mânâsında geçiyor: “Etraflarında, sedeflerinde saklı inciler gibi tertemiz gılmanlar (hizmetkârlar) dolaşır.”1 Bu âyetten anlaşıldığına göre gılmanlar Cennet ehlinin hizmetine ve emrine sunulan güzel gençlerdir. Bu gençler cinsel bir öge değildirler. Sadece hizmetkârlardır.

2- Cennet haram işleme yeri değildir. Şeytani vesveselerin oynaştığı yer değildir. İnsanın Allah’ın emri ve hükmü dışında kalıp kendi zevkine buyruk iş yapacağı bir yer değildir. Orada emir ve hüküm yalnız Allah’ındır.2 Orada insanlar ve cinler hadlerinden tecavüz etmezler. Çünkü arınmışlardır. Çünkü güzel ahlâk sahibidirler. Orada imtihan yoktur. Orada herkes Allah’ın takdir ettiği fıtrat üzeredir. Çünkü orada herkes Allah’ın himayesindedir. O halde orada kıskançlık duygusu, günah dürtüsü, kötülük yapmak, haddi aşmak, tecavüz etmek, zulmetmek, şeytanî vesveselerle baş başa bulunmak… ve buna benzer dünyada insanoğlunu günaha çağıran hiçbir sebep insanın başının belâsı olmaz.

3- Orada meşrû şeyler, helâl davranışlar, Allah’ın razı olduğu tutum ve hareket tarzları söz konusudur. Allah’ın razı olmadığı hiçbir hal, hiçbir davranış Cennette kendisine zemin bulmaz.

4- Şu halde bu çerçevede Cennet ile dünya kıyaslanamaz. Orada Allah’ın takdirinin, ikramının, lütfunun, merhametinin bize yeteceğini düşünelim ve buna kanaat edelim. Şimdilik bize bu kanaatimiz yeter.

5- Netice olarak Cennet hanımlarının emrinde gılmanlar bulunabilir. Bunu eşleri kıskanmaz. Çünkü buna sebep yoktur. Erkeklerin hurilerini de hanımları kıskanmaz. Çünkü buna da sebep yoktur. Çünkü orada haram iş olmadığı gibi, gayr-i meşrû meyil de yoktur. Orada her şeyi ancak bizzat Cenâb-ı Allah takdir eder. Allah’ın takdir ettiği bir şey ise şüphesiz meşrûdur.

Dipnotlar:
1- Zariyat Sûresi: 24.
2- İnfitar Sûresi: 19.