Kader anlayışımızı gözden geçirelim

Fadime Hanım: “Kadere iman nedir? Kader değişir mi? Biz kendi hayatımızı ne derece yönlendiriyoruz?” İmanın altı esasından birisi kadere imandır. Kadere iman, her şeyin Cenab-ı Hakk’ın bizzat ilmiyle ve takdiriyle vücuda geldiğine inanmaktır. Cenab-ı Hak şöyle buyurur: “Ne yeryüzünde vâkî olan, ne de sizin başınıza gelen hiçbir musibet yoktur ki,

Devamı

Tedbir ve deprem

Eskişehir’den Süleyman Akkın: “Deprem vesilesiyle düşündüm: Tedbir bizden, takdir Allah’tan; bu tamam. Fakat iki tedbir çatışırsa… Meselâ evimizi sıkı sıkıya kapayıp kilitlediğimiz bir zamanda deprem gelirse ve kapıyı kilitlememiz dolayısıyla kaçıp kurtulmaya fırsat bulamamış isek bu duruma ne diyeceğiz? Tedbirden zarar görmeyecek miyiz?”

Devamı

Tevekkül tedbiri gerekli kılar

Hamid rumuzlu okuyucumuz: “Tedbir kazayı ve belâyı def eder mi? Tedbirde ölçü ne olmalıdır? Meselâ evimize bir kilit takmamız normal midir? Yoksa iki kilit, çelik kapı, alarm gibi bilumum tedbirleri aldıktan sonra mı tevekkül etmeye hakkımız vardır?”   Tedbiri bir fiilî duâ olarak değerlendirdiğimizde; Allah dilerse şüphesiz kazayı ve belâyı

Devamı

Kader kaleminin cızırtısı

Konya’dan okuyucumuz: “Buhari’deki bir rivayete göre Peygamber Efendimiz (asm) miraçta kader ve kader kaleminin cızırtısını işitiyor. Kader ve kaza daha önce yazılmamış mıydı? Bu rivayeti değerlendirir misiniz?”   Peygamber Efendimiz’in (asm) Mi’racda kader kaleminin cızırtılarını işittiği haberi sıhhatli kaynaklardan geliyor. Bu haberi Peygamber Efendimiz (asm) İsra ve Mi’rac olayını anlattığı

Devamı

Kaderi nasıl algılamamız gerekiyor?

Kadriye Hanım: “Kaderi nasıl algılamamız gerekiyor? Bir insanın yazısı küfürden yazılmışsa, âhirette neden azap görecek? Mârifetnâme’de İbrahim Hakkı Hazretleri: ‘Kaza ve kader hak olduğuna ve mutlaka tahakkuk edeceğine göre kulun dikkatli davranmasının ve korkmasının bir mânâsı yoktur’ demektedir. Bu cümle tedbirsiz tevekkülü mü çağrıştırıyor? Açıklar mısınız?”   Kader, Cenâb-ı Hakk’ın

Devamı

Levh-i Mahfûz hakkında

Cüneyt Bey: “Levh-i Mahfûz hakkında bilgi verir misiniz?”   Cenâb-ı Allah, kâinatın bir çekirdeği olarak, önce, kendi nûrundan Hz. Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm’ın nûrunu yarattı.1 Bu nûr, Allah’ın takdiri ile dilediği gibi geziyordu. O zaman ne Levh-i Mahfuz, ne kalem, ne Cennet, ne Cehennem, ne melek, ne gök, ne yer, ne

Devamı

Tercihlerimiz ve kaderin hükmü

Ermenek’ten Salih Bey: “Tereccüh bilâ müreccih ne demektir? Kader ile vech-i tevfiki nasıldır?”   Kader Risâlesinde, kader ile cüz’î iradenin, bir kulun iradî fiillerinde nasıl birleştikleri sorusuna yedi vecihle cevap verilir. Bu vecihlerden altıncısında, îtikâdî mezheplerin cüz’î iradeye bakışı ele alınır. Buna göre, cüz’î iradenin özü “meyelân”dan ibarettir. Yani cüz’î

Devamı